allına
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
allına
başına, önüne, öne doğru, karşılamaya. Konaklanı ~ çığığız: misafirleri karşılamaya çıkınız, sabiyni ~ barığız: çocuğun önüne gidiniz, bar, ~ kara: git, önüne bak, iş ~ baradı: iş öne doğru gidiyor (iş karlı gidiyor, gelişiyor), tirmeni ~ aylanadı: değirmeni öne doğru dönüyor (d), kesi ~: kendi başına, kendi kendine, kesi ~ küledi: kendi kendine gülüyor, ~ süyelmek: önüne dikilmek, carlını aşı ~ kelse burnu kanar: fakirin aşı önüne gelse burnu kanar (a.s.), ~ barmak: öne gitmek, ilerlemek, gelişmek, kızçıknı ~ barğan zamandı: kızcağızın büyüyüp gelişme zamanıdır, ov seni anañ ~ alsın!: hey seni anan önüne alsın! (beddua/ölünü önüne uzatsın anlamında).
Last searches:
- observation,
- çekimser,
- tengri,
- kalayda,
- hadisə,
- xitaben,
- truppa,
- voluntaryism,
- Arhitektor,
- bergensi,
- trench,
- Erkişi,
- Doyurmak,
- uğuldamak,
- Hazırlamak,
- deniştirgiç,
- Moda,
- termoq,
- goşulma,
- giri,
- Cisim,
- allına