Sınmak
Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)
sınmak
ф. 1) сыну, ватылу; 2) җимерелү; 3) буйсыну
Pure Turkish to Turkish (Kuleli)
sınmak
1. Arızalanmak
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
sınmak
kırılmak, parçalanmak. Miyala savut sınñandı: cam kap kırıldı, sınarık zatlanı ayrı salığız: kırılacak şeyleri ayrı koyunuz, başavruvum bir kesek sındı: başağrım biraz kırıldı, caşnı ayağı sınñandı: gencin ayağı kırılmış, ol sebepden cüregim sınıpdı: o yüzden kalbim kırıktır, başı sınarık: kafası kırılasıca, -Kolğa bardım kolum sındı-Buzğa bardım butum sındı (tekerleme): kola gittim kolum kırıldı, buza gittim budum kırıldı.
Index of Diwan Lughat al-Turk (TDK)
sınmak
kırılmak, bozulmak, incitmek I, 254; II, 19, 29; III, 365