Kön
Kyrgyz—Turkish Dictionary
kön-
I, meşin, sahtıyan.
II, 1. muvafakat etmek; aytkanıma könbödü: dediğime muvafakat etmedi; iknalarıma kulak asmadı; bağuuğa könböyt: terbiye tesir etmiyor, ele alışmıyor, ehlileşmiyor; 2. alışmak; könbögön beyişiñen köngön tozoğum artık ats. : alışılmamış cennetten alışılmış cehennem yeğdir.
Uyghur—Turkish Dictionary (Kurban, 2016)
kön
Deri (işlenmiş deri). Kön zawodi – Deri fabrikası.
Sakha—English Dictionary (Straughn, 2006)
kön-
v. to straighten, become straight; könnör- v. to straighten, make straight; könnörööççü n. rectifier; könö a. straight
Index of Diwan Lughat al-Turk (TDK)
kön
at derisi veya gönü, ham derl, gön·III, 140, 335, 353, 425