turklehceleri.org

Kas

Turkish to Pure Turkish Dictionary (Kuleli, 2013)

kas

[Köken: Uydurukça] Bulcun

Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)

kas

и. мускул; yürek kası йөрәк мускулы

Comparative Turkic Languages Dictionary (Ercilasun, 1991)

kas

Türkiye Türkçesi: kas
Azerbaycan Türkçesi: äzälä
Başkurt Türkçesi: muskul hum it
Kazak Türkçesi: bulşık
Kırgız Türkçesi: bulçuŋ
Özbek Türkçesi: müşäk
Tatar Türkçesi: muskul sum it
Türkmen Türkçesi: mıştsa
Uygur Türkçesi: bulcurı
Rusça: mıştsa

Uzbek—English Dictionary (Dirks, 2005)

kas

dial.: (Persian) person.

Kyrgyz—Turkish Dictionary

kas

ı, a. düşman, düşmanlık eden, düşmanca münasebette bulunan, fena düşüneli, düşman; anı menen kasmın: onunla düşmanlığımız vardır; kas tik-: fenalık tasarlamak; öz üyüñdö aşıñ bolso, kişi üyündö kasıñ barbı? ats. kendi evinde yiyeceğin varsa, başkasının evinde düşmanlığın mı var? (başkasının evinde açgözlülük eden insan için kullanılır).


ıı, a. mahlut olmıyan, halis, salt; kas buudan folk. saf kan yürük at.

Index of Diwan Lughat al-Turk (TDK)

kas

kabuk, her ağacın kabuğu; sertllk, katilık, I, 356, 382; III, 134, 151, 369 bkz> kasuk, kaz


Last searches: