KAÇMAK
Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)
kaçmak
ф. 1) качу, яшеренү; 2) юкка чыгу; 3) керү; göze bir çöp kaçmış күзгә чүп керде ◊ kaçanın anası ağlamamış сакланганның анасы еламас
Comparative Turkic Languages Dictionary (Ercilasun, 1991)
kaçmak
Türkiye Türkçesi: kaçmak
Azerbaycan Türkçesi: gaçmag
Başkurt Türkçesi: kasıv hıpırtıv
Kazak Türkçesi: kaşuv
Kırgız Türkçesi: kaçū
Özbek Türkçesi: kàçmàk
Tatar Türkçesi: kaçu sıpırtu
Türkmen Türkçesi: gaçmak
Uygur Türkçesi: kaçmak
Rusça: sbejat' ubejat'
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
kaçmak
kaçmak. Başın alıp kaçtı: başını alıp gitti, ol kayrı kaçxandı: o nereye kaçmış? Erge ~ kocaya kaçmak, başın alıp ~: başını alıp gitmek, adamladan kaçıp aylanadı: insanlardan kaçıp dolaşıyor, kaçar kıznı közü eşikde (d): kaçacak kızın gözü kapıda, sürgenden kaçma, kaçxannı sürme (d): kovalayandan kaçma, kaçanı kovalama.
Index of Diwan Lughat al-Turk (TDK)
kaçmak
kaçmak; gitmek, I, 12, 60, 142, 195, 235, 272, 386, 529;II, 5, 33, 87,164, 225, 234, 335; III, 40, 178, 208
Last searches:
- yuboruvchi,
- məcburluq,
- Qayg'urmoq,
- tegre,
- daniş,
- sudya,
- Kasni,
- trowel,
- havaneli,
- yenidən,
- immutability,
- advertisement,
- dözme,
- Teshna,
- Bidon,
- nəhv,
- eşitsizlik,
- körsetküzmek,
- kawşut,
- iletken,
- üşümə,
- KAÇMAK