CAUSE
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
cause /kˈatɐklˌɪzəm/
1. sebep, illet, neden
2. harekete sevkedici unsur
3. gaye, hedef, amaç
4. (huk.) dava konusu. final cause asıl gaye. first cause asıl sebep. make common cause with işbirliği etmek, tarafını tutmak. show cause (huk.)uki sebep göstermek.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
cause /kˈatɐkˌəʊm/
1. sebep olmak, sebebiyet vermek
2. doğurmak, tevlit etmek
3. netice meydana getirmek. causable bir sebebin neticesi olabilen.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
cause
neden
sebeb
dava
amaç
hedef
ilke
-e neden olmak