Bolum
Kyrgyz—Turkish Dictionary
bolum
oluş; hazır bulunuş; dubandan izdep tappadım, tügöngür, sendey bolumdu folk. : bütün kazada aradım ve senin gibisini bulamadım.
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
bolum
1.Durum, vaziyet, hal, şartlar, keyfiyet, koşullar. Caşav ~ kalaydı: hayat şartları nasıl, iş ~uğuz kalaydı: iş durumunuz nasıl, ~ğa köre: vaziyete göre, tap ~: münasip vaziyet, hava ~: hava durumu, endigi ~: şimdiki durum, ~nu bilemisiz: şartları biliyor musunuz, ~ türlenñendi: şartlar değişmiş, har ne türlü ~da: her türlü ahval ve şartlarda; 2. İstidat, kabiliyet, yetenek, beceri. ~u bolğan adam: yeteneği olan adam, eterge ~u cetmedi: yapmaya becerisi kâfi gelmedi, anı başçılık eter ~u cokdu: onun liderlik yapacak kabiliyeti yok, ~u kuruğan ~suz: kabiliyeti olmayan kabiliyetsiz (azar).