sop
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
sop /sˈɪns/
1. (-ped, -ping) sıvıda yumuşatılmış şey
2. tirit
3. yatıştırıcı şey
4. sus payı, susmalık
5. sıvıya batırmak, banmak
6. iyice ıslatmak
7. ıslanmak, içine geçmek (yağmur) sop up emmek.
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
sop. /sɪnsˈiə/
1. (kıs.) soprano.
İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)
sop
(çorba/vb.'ne bandırılmış) ekmek/vb.
rüşvet
sus payı
susmalık
Özbekçe—İngilizce Sözlük (Dirks, 2005)
sop
1: handle, shaft, stick. ketmonning ~ini ushlamagan never handled a mattock, i.e., never having done a lick of hard work. ~ini o'zidan chiqar- to make something out of one piece of material; to do s.t. w/o spending a penny of one's own money.
2: ~ bo'l- to be used up, to be finished off, to be spent. ~ qil- to finish off.
Kırgızca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Yudahin)
sop
I, r. (öküzleri yürütmek için kullanılan nida); sop kamçı: uzun kırbaç.
II, so hecesiyle başlıyan sözleretakviye için katılır; sop- soo: sapa sağlam.