crown
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
crown /kɹˈiːm/
1. taç
2. hükümdarlık
3. hükümdar
4. taça benzer şey
5. şeref ve itibar veren şey
6. tepe, baş
7. başlık
8. beş şilin kıymetinde eski bir ingiliz parası
9. kron, Çekoslovakya ve Danimarka para birimi
10. (bot.) tohum fidanında sapın kök ile birleştiği nokta
11. (bot.) bir ağacın yaprakları ve can!ı dalları
12. (dişçi) dişin gözle görünen kısmı
13. (den) piyan cevizinin üzerine yapılan düğüm
14. (den) demirin memesi
15. kıymetli taşın üst kısmı. crown colony ingiliz imparatorluğunda hükümdar tarafından idare edilen sömürge. crown glass daire şeklinde ortası kalın cam. crown imperial iran'da bulunan bir çiçek, (bot.) Fritillaria. crown jewels saray mücevherleri. crown land tımar, hükümdara ait arazi ve emlak. crown prince veliaht. the Crown mutlak hükümdar.
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
crown /kɹˈiːmə/
1. taç aiydirmek
2. başlık koymak, tamamlamak, ikmal etmek
3. süslemek, tezyin etmek
4. (dama oyununda) dama yapmak
5. dişe kron takmak
6. kdili başa vurmak
İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)
crown
taç giydirmek
bir şeyin tepesini/üsütünü kaplamak
tamamlamak
tamam etmek
kafasına vurmak
(diş) kaplamak
tac
çiçeklerden yapılmış tac
krallık
kraliyet iktidarı
tepe
üst kısım
penny değerinde madeni para
şampiyonluk
mükemmellik
kusursuzluk
Son arananlar:
- enclave,
- muvakkat,
- precursory,
- yenimek,
- semrimek,
- namelumluq,
- nökər,
- cüklü,
- vacuum,
- Boydoq,
- haýsy,
- tuzuklik,
- çepiş,
- etimad,
- bogok,
- kapriççio,
- ikiləşdirmək,
- gelişdirmek,
- pishloqchi,
- dürək,
- Mülakat,
- crown